29 Ocak 2023 Pazar

BİR ŞUBAT GÜNÜ. UZAK YABANCI DİYARIN ISSIZLIĞI. (2)

 


BİR ŞUBAT GÜNÜ. UZAK YABANCI DİYARDA YAĞMUR ÇİSELİYOR. 

İnsanın iş gücü ve kanı ile semizlenen vahşi kapitalizmin popüler kültürünün, halkların kutup yıldızı olmuş devrimci kişiliklerin içlerini boşaltmakta üstüne yoktur.

Latin ellerinden tüm yerküreye,  dünyanın ayak takımına, baldırı çıplaklarına kurtuluşun gerçek yolunu gösteren, dalgalı saçlı portre fotoğrafı ile ikon olmuş genç adam örneğin. Yaralı yakalanmışken, Pentagon katili Mario Teran'ın silahı ile katledilen gerilla önderi.  Yaz günlerinde sahillerde hijyen eldivenleriyle pet şişe toplayıp 'çevrecilik' oynayan lionslu dalavereciler,  Guevara'nın sosyalizm sevdalısı bir devrimci olduğundan hiç söz etmezler.  Küba'lı fotoğraf sanatçısı Alberto Korda'nın belgelediği ve uğruna savaştığı halkların ikonlaştırdığı Che, kendine özgü uzun dalgalı saçlı, bereli fotoğrafı ile "yakışıklı, çekici alımlı genç bir adam, idealist bir doktordur.  Her nasıl olmuşsa kendisini rastlantı sonucu bir serüvene atmış duygusal bir romantiktir." 

*  *  *
Uzak topraklara gitmeye hiç gerek yok.  Popülizmin dalkavuk elçilerine göre, bizim ellerde de, yakışıklı romantikler vardır! Deniz'imiz gibi. Can kuşu uçup gitmeye ramak kalmışken, tam da darda iken. Her babayiğitin yapamayacağı, celladına fırsat vermeden sehpasını tekmelemesinden az önce,Türk ve Kürt halklarının ortak kurtuluşunu haykıran bir Deniz'den Deniz'den hiç ama hiç söz edilmez. Sadece, "yatakhanesindeki soyunma dolabının kapağına, o günlerin bir magazin dilberinin şuh bir fotoğrafını asan, uzun boylu, yakışıklı ve romantik ODTÜ'lü bir gençtir."(!) O kadar!  

Ne aksiliktir ki, bizim ele avuca sığmaz, ilke de disiplin de tanımaz, delişmen Gitarcı da çok yakışıklıdır. Burada anlatılmak istenen, onu asla andığımız iki devrimci ile bir tutmak değil, bir sıradan devrimci gerçekliktir. Kızan kızsın!  Hasan, o iki önderle özdeşleştirilecek içimizdeki en son insandır. Ne var ki, halktan yana ve halkçı tavrını anlatmak aldığımız siyasal eğitimin gereğidir:

Her zaman her koşulda bir Pinokyo, bir iyi niyet elçisi olmaktan, olur yolu, orta yolu bulmaktan ötürü yapılanmamızdan zılgıt yemişliği, sırf bu yüzden Nurcan ailesinde günah keçisi olmuşluğu hayli çoktur.  Enişte adayına arka çıkmaktan çiğ tavuk yemişliğine az tanık olunmamıştır. Bizim 'kız gibi' Gitarcı, düğünlerde çalar/söyler, konukları coşturur, göbek attırır da;  duruşunu da bozmaz, değer yargılarından da asla ödün vermez. Sahnedeyken kışkırtıcı ve ortamı bozmayı hedefleyen bazı sinsi 'şarkı istekleri'ni de duymazdan gelir. 

Örnek mi? Onca tehdit ve gözdağına karşın "Çırpınırdı Karadeniz" türküsünü söylememe gibi bir kırmızı çizgisi,  inat mı inat, ödünsüz bir kararlılığı vardır.

Çoğu zaman savruk, o günlerimizin değer yargılarına/yaşanan koşullarına göre olumsuz yaşam biçimine, sağlıksız ilişkilerine karşın, halkım insanlarıyla, hatta kendisinden yaşça büyük kırsaldan köylülerle,  yaşının üzerinde ciddi, doğru ve kalıcı bağları vardır. Gözlet köyünden, kara trenle Manisa Sanat Okulu'na gelip giden, ilerleyen günlerde köy kahvesinde, habersiz/sırtından bir faşist kurşunu ile katledilecek Halil Ducan'ın en yakın yol arkadaşıdır. Uzun bir zaman, onunla aynı öğrenci evini paylaşırlar. 

Gitarcı, Halil Ducanın Gözlet köyüne sıkça gider, birçok hafta sonu tatilinde, o yoksul köy evlerinde kalır.  Köylülerle uzun gecelerde söyleşir ve yarenlik eder. Sıcak, içten dostluklar kurar. Neşeli bir çocuk olduğundan bolca şakalar yapar. Güler, güldürür. İşlerine yardımcı olur, onlarla birlikte çalıştığı da olur.  Onun nasıl sözünün eri ve gözü pek bir insan olduğunun tanığı olanlar, Manisa'nın o dağ köyünde hala yaşamaktadır. Yeri zamanı geldiğinde, onu unutmayan Halil Ducan'ın hısımları ve de onu tanıyan köylüler arasında adı hala anılmaktadır.

*  *  *
Bizim sivri dilli, tehlikeli şiir okuyan, sazı ve de sözü ile dünyaya sataşan Ahmet Kaya kardeşimiz, mütevazı halktan yana filmleriyle Yılmaz ağabey, oralarda bir yerlerin toprağına gömülüp kalmadı mı? 

Sen de, Alman toprağının bir Ulm-Wıblbngen diyarında kalakal... Simavna kadısı oğlu Bedrettince bakıldığında, yer yüzü bizim büyük insanlığın ortak diyarı, ekip biçtikleri ortak toprağı değil mi?

Nazım Usta bir şiirinde, popüler kültürün evcilik oynayan, hijyen eldivenlerle sahillerde çevrecilik oynayan dalavereci o züppelere "Sevdalınız Komünisttir" demedi mi?

Hasan Oğuz Bilgen, 01.02.2023, Ulm-Wıblıngen.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder