13 Aralık 2022 Salı

DESPOT POPÜLİZMİN HOMOFOBİ İLE UÇUŞU, PEDOFİLİ İLE ÇAKILIŞI...



DESPOT POPÜLİZMİN HOMOFOBİ İLE UÇUŞU, PEDOFİLİ İLE ÇAKILIŞI...

ABD'de 19 Haziran 1953'te, anti-komünizmin cadı kazanlarını kaynattığı McCarhty koşullarında, iki bilim insanı Julius ve Ethel Rosenberg casusluk komplosu ile idam edilir.  Bu vahşete kederlenen Melih Cevdet Anday, aydın sorumluluğunun gereği "Sevdiğim çiçek adları gibi... Adınız geliyor aklıma." dizeleriyle tarihe not düşer. M.Cevdet, on yıllardır her santimetresine tanımsız acıların ekildiği bu topraklarda yaşatılan bunca rezilliğe ve ortalık yere saçılan bunca pisliğe bu gün tanık olsaydı, 'sevdiği çiçek adları gibi' daha ne adlar sıralardı?

Dostun sözüne bakılırsa, "...Bilinenin tekrarı 'Tek Yol Devrim' anlamına geliyorsa" yorumu, çürümüş ve kokuşmuş düzenin gündemine noktasından virgülüne birebir denk düşse de, anlaşılan biraz "ağır olmuş", bir inceden "keskin kaçmış"(!)...  Katırdır; ürker mi ürker. Ne var ki, aman fincanlara zarar gelmesin, aman tadımız kaçmasın. Bu kez, öyle olmasın. Kısa kısa, ad ad olsun... Yine de, her derdimiz sözün özü, sözün doğrusudur.

***

Mahsa Amini...  Anday'ın 'Yanık yanık kokan karanfiller'ine eklenen ad. 

Haftalardır Acem diyarını, yobazın/zorbanın uykularını zehir eden bir öfke rüzgarı kasıp kavuruyor. Kara böcünün karanlığını yırtan, aydınlığın ve cesaretin simgesine dönüşen, siyah saçlı Mahsa Amini'nin gül yüzü yanan sokaklardan silinemiyor.  Ah Mahsa... Dominik"li Mirabal Kardeşlerin adlarını her andığında hangi duyguların sellerine kapılırdın?  Ya, o Kelebekler. Senin hüzünlü sonunun tanığı olabilselerdi, duygu durumları nice olurdu?

Şadiye Manap. 1992'de Urfa'da tutuklandı. Otuz (30) yıllık tutuklulukla müebbet cezasını bitirdi. 1 Aralık'ta Gebze Kadın Kapalı Cezaevi çıkışında tekrar tutuklandı. Elif Güveyler. İngiliz öğretmeniydi; yetinmedi, üç yıllık pilotluk sonrası Kuveyt Havayolları'nda ilk kadın kaptan pilotu oldu. 

İlki, ekmeğine, suyuna, toprağına sevdalı, ait olduğu halkı adına bedel ödemenin onurunu kazanmış bir kadın devrimci. Diğeri, kadınların bir meta, bir cinsel obje olarak görüldüğü bir şer'i rejimde, mutlak erkek egemenliğini atlayıp geçen kararlı bir kadın. 

Hiç kuşku yok, değişik yer ve sorumluluklarda da olsalar,  her ikisinde de Mirabal Kardeşlerin yılmazlığı, kararlılığı ve Mahsa Amini'nin cesareti, insanlığın aydınlık geleceğine olan umudu...

***

Ebrar Karakurt... Cinsel tercihi nedeni ile "Affedersiniz Ermeni" mahçubiyeti ile anılan, ancak onları başarıları ile utandıran ve takımına ödüller, şampiyonluklar kazandıran voleybolcu. 

Mahsa, Şadiye, Elif, Ebrar ve diğerleri... Her birinin, Rosa Lüxemburg'un "Vardık, varız, var olacağız" sözünü kanıtlayan bir duruşu ve bir başarı hikayesi var. Anlatılan, anlatılmak istenen senin hikayendir.  

***

Ve H.K.G.  Her vicdan sahibi insanın konuşmasında "altı yaşındaki evladımız" diye andığı ve sahiplendiği kız çocuğu. Dominik'li Kardeşler, H.K.G'nin dramını duymuş olsaydı. Ya da tersten okuyun. Küçük kız çocuğu okuluna gidebilseydi. Söktüğünde okumayı;  heceleseydi heyecanla, sorar gibi:  Do-mi-nik-li  Kızzz  Kar-deş-ler...??!! 

Kız çocuğu erişebilseydi liseye ve ötesine... Özel bir video çekiminde, çok belirgin bir utangaçlık içindeki kara çarşaflı kız kardeşlerinin, tarikatın pisliğini savunmak zorunda bırakılmış oluşlarını nasıl karşılardı.  Sonunda senin dramını sağır sultanlar da duydu!..  Sivrisineğin asıl kaynağı tarikat batağını anmadan, lütfedip 'erken bir evlilikten' söz edildi. Rıza ile, ama erken yapılmış bir evlilik anlamında... O kadar. Şimdi.  H.K.G, "aileyi koruyalım" diye coşup çemkirdikleri LGBTi karşıtı mitinglerinin neresindedir? Ya, 6'lı masanın 'bilgesi' nin "Aile üzülüyor, daha fazla uzatmayalım" buyurması!?

'Başka bir dünya mümkün' diyen aydınlık insanların bir sözü olmalı: Homofobi ile uçan, pedofili ile çakılır... Bilineni tekrar ettirmesinler.  O slogan var ya o slogan. Hani her daim, hemen her siyasal cenahtan ses getirmiş, "tepki" almış olan... Hani o, Töb-Der'li hocalarımıza, ağır ağabeylerimize "Ne oluyor gençler? Savaş mı var?" dedirten... Evet o slogan, o "keskin" olduğu söylenen slogan hep vardı. Bu barbarlık, bu zorbalık var oldukça da hep var olacak. Tıpkı devamında gelen ve onu tamamlayan slogan gibi: "Kurtuluşa Kadar...    "  


Hasan Oğuz Bilgen, 14.12.2022, Niğde-Ortaköy-Ceceli

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder